EKONOMİ KANALLARINI CANLI İZLEYİN

Gram Altın Fiyatı
Gram altın son yıllarda internet bankacılığı etkisiyle yatırımcıların gözdesi oldu. Canlı takip etmek isteyenler için sayfamızda gram altın fiyatı ve grafikleri bulunuyor.Sayfamızı arada bir yenilerseniz yeni fiyatları görebilirsiniz.
Bilgi Birikim etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Bilgi Birikim etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Bedelli ve bedelsiz sermaye artırımı nedir? Sermaye Arttırımı olunca hisse düşer mi çıkar mı?

Sermaye Artırım Çeşitleri Nelerdir?
Şirketler genelde yılda bir defa olmak üzere sermayelerini artırma yoluna gitmektedirler. Başlıca sermaye artırım nedenleri yüksek enflasyon şartlarında erimiş olan sermayelerini güçlendirmek ve yeni yatırımlar için veya şirketin faaliyetlerinin reel büyümesi sonucu gereken fon ihtiyacının gidermek içindir.
Şirketler iki şekilde sermaye artırımına gitmektedirler; ilki, içkaynaklardan yapılan Bedelsiz Sermaye artırımı; ikinci ise, şirket ortaklarından ek fon temin ederek yapılan Bedelli Sermaye artırımıdır.

Milyonerlerden zengin olma dersleri

Kimi ağzında gümüş kaşıkla doğar, kimi de krizleri fırsata çevirir ve zengin olur.Aslında bakarsanız bugün imrendiğimiz büyük girişimcilerin ve dünyanın en zengin adamları listesindeki kişilerinn yüzde 90′ı sıfırdan imparatorluk kuranlar. Onların sırlarını ve taktiklerini benimseyip neden siz de zirveye ulaşmayasınız?

Forex piyasasında yatırım yaparken dikkat edilmesi gerekenler

Geçen yıl mevzuatın uygulanmaya başlamasıyla Türkiye’de de faaliyet göstermeye başlayan forex piyasasının hacmi 700 milyar TL’ye yaklaştı. Yatırımcı sayısı ise 10 bin civarında bulunuyor.

Yüksek kaldıraç oranının cazip olması nedeniyle ilginin yüksek olduğu forex piyasaları için uzmanlar dikkatli yatırım yapılmasını öneriyor.

Boğa Piyasası ve Ayı Piyasası hakkında herşey

Hisse senedi piyasasında sıkça duyulan “boğa” ve “ayı piyasası” terimleri, piyasadaki çeşitli kesimlerin gelecek hakkındaki beklentilerinin yönünü belirtir. Bu iki terim, Londra Borsası’nda 18. yüzyıl başlarındada kullanılıyordu.
“Boğa piyasası” (bull market) terimi, gelecek hakkındaki iyimserliği belirtir. “Boğa”lar, piyasanın

Altın Nasıl Üretilir?

Keşif-Kazı Mühendislik-İnşa-Madencilik ve İşleme-Arıtma-Geri Kazanma

Keşif: Kaşifler binlerce yıldır altın aramaktadırlar.Altın ilk kez nehir ve dere yataklarında bulunmuştur.1848'de California'daki büyük altına hücum hareketinden hafızalarda kalan,gözü pek altın arayıcılarının zaman zaman bellerine kadar suyun içindeki araştırmalarıdır.Bugün bile bazı altın arayıcıları hala uzak bölgelerde

Swap (takas) sözleşmesi nedir?

Swap (takas) sözleşmesi nedir?
Önceden belirlenmiş bir formüle ve vadelere göre, iki veya daha fazla taraf arasında gerçekleşecek olan nakit akısının mübadelesini saglayan, özel olarak hazırlanmıs sözleşmelere denir. Borçlanma senetlerine ve dövize dayalı swap sözleşmeleri yaygın olarak kullanılmaktadırlar. Genelde bir swap sözleşmesine taraf olanların (counterparty) gerçekleştirdigi nakit akısları, sözleşmeye konu olan

Yeni yatırımcı




Kendi paramı kendim değerlendirmek istiyorum hem biraz heyecan olur hemde daha iyi değerlendirebilirim diyorsanız ve gerçek anlamda hisse senedi , para piyasaları tecrübeniz yoksa aşağıdaki yazıyı okumanızı tavsiye ederim;

            Genellikle hisse senedine giren yeni yatırımcılar medya'nın veya etrafındakilerin etkisiyle bilinçsiz bir şekilde er meydanına çıkarlar ve borsa oynamaya başlarlar..

           İlk önce Borsa oynamak deyimini bir incelemek gerek, temelinde bu işi bilmeyen ve ciddiye almayan kişilerin bu işe bakışlarını temsil etmektedir. (acemi yatırımcı)
           Bu bakış acısıyla bu işe girenlerin sonu baştan bellidir çünkü her şeyden önce bu bir iştir! Hatta dünya’nın en zor işlerinden biridir ve ciddiyetle hakkı verilerek yapılmadığı takdirde sonu hüsran olacaktır.
           Borsa bir tür şans oyunu değildir ya tutarsa deyip senet alıp satmak sadece aracı kurumlara kazandırır sonunda arkanıza baktığınızda boş yere paranızı ve zamanınızı kaybetmiş olduğunuzu anlarsınız.
Bu işe girmeye hevesli yeni kişilerin bilmesi gerekenler;
          Hisse senetlerine yatırım yapmak tamamen uzmanlık alanıdır ve en uygun yöntem, aracı kurum yada bankaların profesyonel fon yöneticileri tarafından işletilen A tipi fonları alıp hisse senetlerine yatırım yapmak olacaktır.
        Elbette ki istisnai durumlar var gerçekten borsada başarıya ulaşmış bireysel yatırımcılarda var ama bu çok ender görülen bir durumdur. Bu kişilerin başarıya ulaşmalarının altında yatanı incelediğinizde hepsinde aşağıda yazan ortak noktaları görürsünüz onlarda şu esaslardır;
1) Temel analiz
2) Teknik analiz
3) Para piyasaları
4) Emtialar
5) Türkiye’nin iç ekonomi ve siyaset politikaları ve ayrıca dış siyaset politikası
6) Global siyaset ve ekonomi politikaları
7) Bütün bunlar ve bunların yanı sıra bazı verileride  harmanlayıp içinde boğulmadan büyük resmi görebilme kabiliyeti ki buda zamanla oluşur buna da kısaca tecrübe etmek denir.
Birazda tecrübeyi açmak lazım:
          Her işte olduğu gibi burdada dünden bugüne para kazanmak söz konusu değildir yukarıdaki şartlar zamanla tecrübe ederek olur ki burada paradan söz ediyoruz demek ki her tecrübenizi paranızla peşin satın almış olacaksınız.
         Tecrübe bu işin esası yapılan hatalar ve başarılar bize bunu getirir burada esas kazanılan tecrübenin ta kendisidir ve bu anahtarla gittiğiniz her kapıdan tebessümle dönersiniz çünkü sonunda çok sevinmenin yada çok üzülmenin hisse senetlerinde yanlış noktada olduğunuzun en önemli indikatörü olduğunu anlarsınız.
         En üzüldüğünüz noktada artık umudunuzun kalmadığı noktada kağıdı sattığınızda siz sattıktan sonra kağıt çıkacak ,siz çok sevindiğiniz bir noktada kağıdın alamadığınız o sanal kazançların birden düştüğünü göreceksiniz.
Bütün bunları gözünüzü korkutmak yada karamsarlığa sokmak için yazmıyorum tam aksine bu  piyasada kazanmanın 1. Şartı duygularınızı unutmak!  Duygularınızla  hisse almayın yoksa al-sat krizine girersiniz.
        Duygularınızı terk edebilmenin 1. Şartıysa borsaya yatırdığınız meblağın sizin için duygu yüklü olmaması gerek mesela arabanızı satıp yada bir yerlere borçlanıp üzerinizde zamansal yada duygusal baskı yaratacak  bir sermaye olmamalı.
Genelde kişiler bir heyecan olsun bakalım nasıl bir şeymiş diye girerler ama heyecan sadece para kaybettirir kazanmak sıkıcıdır, Hayatta hiçbir yerde güle oynaya para kazanılmadığını sizlerde biliyorsunuz. Para kazanmanın öyle yada böyle hep bir bedeli vardır
Pasif hareketleriniz tok alıcı tok satıcı olmanız kazandırır ama bu sıkıcıdır işte bunları bilmeniz gerek, Para kazanmanızın önündeki tek engelin piyasadakiler değil  KENDİNİZ olduğunuzu fark ettiğinizde kazanmaya yaklaşırsınız.
         Daha duygularımızla ilgili pek çok şeyi söylemek mümkün ama uzun yazıları kimse okumaz. 
Bu işin hem zekasal hem de duygusal olduğunu anlatmaya çalıştım doğru hisseleri bulmak doğru fiyattan almak ve doğru yerden satmak bunlar yukarıda bahsettiğim 7 madde sayesinde olur bunu yapmanın adı hedef koymaktır. Her zaman öngörüyle hedef koymaya çalışmalısınız piyasayı önceden tahmin etmelisiniz ki başarılı olasınız, Yoksa arkadan koşmak hep geç kalmak demek buda başarıyı getirmicektir. Yanlış hedeflenmiş olabilirsiniz sabırla nedenini bulun.
         Genelde hedeflenme problemi olur yukarıdaki maddeler tamam olduğunu farz edelim hedefinizi koymanızda bir problem yok. Hedefinize bomba koyan duygularınız olabilir Seans içi ekran başında takip ediyorsanız hata yapma ihtimali en yüksek noktadasınız demektir.
         Çünkü hisselere gelen birden alışlar  + % 5  yada satışlar  - % 6 duygularınızda tetikleme yapar ve birde bakmışsınız hisseyi en yukarıdan size emanet etmişler yada bir bakmışsınız hisseyi o kadar taşımışsınız ama  ziyanına satmışsınız sonrada pişmanlık bari sattığım fiyatın altına 1 basamak düşsünde oradan alayım moduna girmişsiniz. Oysaki o kağıtları hiç enlememiş olsanız daha önceden belirlediğiniz hedeflerine gidecek sizde hiç bu kadar yorulmayacaktınız.
         En kısa hedef dahi 3 gün diye biliriz ki oda trendine başlamış bitirmekte olan kağıtlardır bu tarz kağıtlar yüksek riskli çok kısa süreli kağıtlardır riski yüksek olduğu için kısa sürede getirsi ve götürüsüde yüksek olur ama tecrübe olmadan sadece şansa dayalı hareket olur ki gidin piyango alın daha az kaybetceğinizi garanti ederim. Bu tarz kağıda girmenizin tek sebebi vardır hemen kazanıyım heyecanı ki buda bizi işin başına duygulara götürür!
        Neyse hedef diyorduk uzun vadeli hedefler hariç orta ve kısa vadeli hedefler minimum 3-5 günden başlar hisse senedine , sizin yatırım kapasitenize, içinde bulunan şartlara göre takriben 1 yıl civarında değişir.

          Buda demek oluyor ki seans içi ekran başında olmanın çok istisnai durumlar dışında bir manası yok. Daha çok ekran başında olmanız yanlış karar alma olasılığı yaratır.
Bireysel yatırımcı ekran başında 2-3 basmak kazancı gördümü sevinir ve onu hemen satar ve aşağı düşsünde yine alırım der ve trende giden kağıdın arkasından bakar ve bunun verdiği psikolojiyle ardı ardına terse düşer, hatalı kararlar verir. Çünkü duyguları bir kere onu ele geçirmiştir.
İşin özeti borsa inşaat sahası gibidir;

Binanın yapılacağı yerin ilk önce fizibilitesi, ön araştırması. (Mali,teknik analiz)

Projesi,nezaman inşaata başlanacağı ve nezaman biteceği.
(Kaçdan alınır kaçdan satılır, hedefleriniz)

İçeride işi olmayanlar giremez.
(Şansınızı denemek için borsaya girmeyin)

İnşaat sahasına girmek tehlikeli ve yasaktır.
(Ya şu kağıdda göz göre göre amma çıktı bide ben giriyim)

ilk önce iş güvenliği baretini tak...
(Stresli pozisyonlardan uzak durun, analizini yapmadığınız kağıda girmeyin)

Ve benzeri örnekler çoğaltılabilir..
Burada bir iş yapılıyor bilgi ve ustalık istiyor ve yapacağınız dikkatsiz bir harekette canınız yanabilir eğer şantiyede kurallara uymuşsanız sonunda kazanç sizleri bekliyor olabilir..

Saygılarımızla.

AZ PARASI OLAN YATIRIMCIYA YATIRIM ÖNERİLERİ

Bu yazı vurun küçük yatırımcıya yazımdan sonra depresyona girip parasını hayır kurumlarına bağışlamamış olanlar içindir.
Ben az paralı yatırımcıyım, anladığım tek şey ekonomiden anlamadığımdır diyorsanız geriye tek alternatifiniz kalıyor ki o da matematikten anlamak.Eğer matematik sizin için hala lisede gösterildiği yerde duran bir heyula ise işiniz gerçekten zor.Matematikten anlamak ise bir sonraki yazım olacak.
Az parası olmak ayıp değildir.Ayıp olan o az parayı bir şekilde değerlendirmemeye çalışmaktır.Para değerlendirmek bir alışkanlıktır.Değerlendirelemeyen para ekonomiye kazandırılamaz ve muhakkak ki enflasyonun karşısında yenik düşer.
İlk yapmanız gereken şudur,paranızı karşınıza koyup düşünmek.Kendinize şu soruyu soracaksınız.Ben bu parayla ne yapmaya çalışıyorum?Amacım ne?Parayı ne kadar yapınca o parayla ne yapacağım?Bu paranın üzerine ayda kaç para koyabilirim ve bu koyduğum paralardan yılda ne kadar kazanabilirim?
Yapmamanız gereken şey de kesinlikle şudur.Belli bir faizle borç alarak kesinlikle yatırım yapılmaz,yani başkasının parasıyla kesinlikle kumar oynanmaz.Birisi size 'gel sana borç vereyim' diyorsa bilin ki sizden bir menfaati vardır.
İlk olarak kendinize bir internet bankacılığı edinin.O çok güvensiz dediğinizi duyar gibi oluyorum.Hesaplanmamıştır ama bu benim tahminimdir ki internet bankacılığındaki risk parayla şubeye gitmenizdeki riskten katlarca daha düşüktür.Bunun size şu faydaları olacaktır.
1-Her işlem için bankaya,ATM'ye,telefona ulaşmaktan daha masrafsızdır.
2-Komisyon oranları daha düşüktür.
3-Paranızın azlığı kendi kafanızda sorun yaratmaz.
4-Hangi enstrumanla kaç paranızla ne kazanabileceğinizi usanmadan defalarca söyler.
5-Etki altında kalmazsınız.(Bankada size edilen her tavsiyenin altında muhakkak surette banka ve/veya bankacının menfaatleri gizlenmiştir.Sizi gerek para sayma makinesinin ipnotize edici sesiyle,gerek bankadaki ortamın başdöndürücülüğüyle,gerekse bankacının prezantabl özellikleriyle (kelimeleri kullanma,giyim ve alımlılık) etki altında kalırsınız.Düşününüz ki hesap kapatmaya veya kart iptaline gidip te bunu başaramadığınız olmuştur.Ne yaptığınızı ancak bankadan çıkıp eve geldiğinizde farketmişsinizdir)
Evet şimdi ne yapmalıyım.İlk kural paranız açıkta kalmamalı.Enflasyon bir gün dahi paranızı ısırmamalı.Öncelikle paranızın size ne kadar bir süre lazım olmayacağını düşünüp ona göre bir argüman tercih etmelisiniz.Bunu düşünürken bile yatırım aracınızı seçene kadar paranızı günlük gibi kısa vadeli enstrumanlarda değerlendirebilirsiniz.Günlük enstumanların getirileri her ne kadar düşük olsada size yaptırımı konusunda bir örnek vereyim.Aldığınız maaş doğal olarak bankaya yatıyor.Şu sıralar likit fon getirileri aylık %1.2 düzeylerinde ve paranızı ay boyunca eşit ağırlıklı olarak harcadığınızı varsayarsak paranızı sürekli likit fonda tutacak olursanız bir yıl sonunda birikmiş olan paranız bir maaşınızın yaklaşık %65 ine tekabül ediyor.Bu düzen içerisinde enflasyon ve maaş zammını ihmal ederek 10 yıllık bir hesap yaparsak 12.5 maaştan fazla bir birikim yapmış oluruz.Biz buna ekonomide azmin gücü diyoruz.
Yani yapılması gereken ilk şey parayı açıkta bırakmamak,daha doğrusu ne cebimizde tutup getirisine engel olmak,ne de bankada tutup geliri bankaya bağışlamamaktır.
Bir yatırımcının karşısına çıkan yatırım araçlarının neler olduğunu ve bunlardan nasıl gelir elde edildiğini öğrenin.Kabaca bir internet bankacılığında karşınıza çıkacak yatırım ürünleri repo,vadeli mevduat,tahvil-bono,döviz,yatırım fonları,altın,İMKB ve VOB tan ibarettir.Yatırım araçları hakkında öğrenmemiz gereken şeyler şunlardır.
1-Bir yatırım aracı paramızı hangi mekanizmayla değerlendirir.
2-Banka aracılığıyla yatırım aracını kullandığımda banka benden ne kadar para alır.
3-Bu yatırım aracından gelir elde ettiğimde devlet bana ne kadar vergi tahakkuk ettirir.
Bunlar ana kurallar.Yatırım araçlarını tek te kanlatan bir yazı yazmayı düşünüyorum.Bunu da bankacı terimleri kullanmadan arısal bir dille ifade etmem gerekiyor.Ama bundan daha önce aklımıza yerleşmesi gereken bir şey var.Matematik.Bundan sonraki yazım matematiksel çoklukları anlamanıza yardımcı olmakla ilgili olacak.

VADELİ OPSİYON BORSASI NEDİR?

Vadeli opsiyon borsasını (kısaca vob) bir tek yazıda anlatmaya çalışmak hem zor hem de vob'a haksızlıktır bence.Liberal ekonomilerin vazgeçilmez kurumlarıdır.Yatırımcıya hem risk yönetimi yapabilme şansını hem de etkin bir yatırım şansını sunar. Dünyadaki tarihçesi daha eskilere dayansa da Türkiye'de 2002 yılında İzmir'de kurulmuş, 2005 yılında işlemlerine başlamış,değeri özellikle kriz döneminde ortaya çıkmış ve yükselen değer olmuştur.

Nedir ve nasıl işler işte anlatılması en zor konu budur.Önce risk yönetimi yapabilme özelliğini örnekle açıklayalım.6 ay sonra çocuğunuz doğacak ve çocuğunuzun mutlak süte ihtiyacı var.Doğar doğmaz 10 kilo süt lazım size.Hemen sütçüye gidiyorsunuz ve 6 ay sonrası için sütün fiyatında pazarlık edip parayı sütçüye verip 10 kilo süt için anlaşıyorsunuz.Artık rahat uyuyabilirsiniz çünkü sütün fiyatı 6 ay sonra 10 katına da çıksa sizin 10 kilo sütünüz var.Süt ucuzlarsa zarar da edebilirsiniz ama siz 10 kilo sütü garantiye aldınız.Yani uykusuz gece geçirmeyeceksiniz.Üç ay sonra süt çok değerlendi, bu durumda komşunuza 10 kilo süt hakkınızı devredip para da kazanmanız mümkün.Ya da süt ucuzladı ve daha da ucuzlayacak gibi görünüyor.Daha fazla zarar etmemek için çocuk doğduğunda almak üzere zararı kabullenip zarar daha artmadan yine bu hakkınızı devredebilmeniz mümkün.

VOB'ta süt alınıp satılmıyor ama İMKB 30 ve 100 endeksi, dolar,euro, altın ,DİBS (devlet iç borçlanma senedi),pamuk,buğday alınıp satılabiliyor.Ama bunu ileri vadeli olarak yapabiliyorsunuz.2,4,6,8,10 ve 12. ayların son günü oluyor vadeler.Bütün vadeler de her zaman açık değil.Önündeki 3 vade ve yıl sonuna işlem yapılabiliyor.
Teorisi böyle ama halihazırda anlamlı işlem yapılan argümanlar dolar ve İMKB 30.Diğerlerinde cüzi işlemler dönüyor.Her vadeye de işlem yapmak çok kolay değil ama en yakın vade bu iki argümanda peynir ekmek gibi satılıyor.Hatta türev piyasa diyorsunuz ama bazen aslından bile çok işlem yapılıyor.
VOB'un cazip kılan özelliği bunlardan başka.VOB'da işlemleri teminat yatırma esasına göre yapıyorsunuz.Bugün itibarı ile 1560 tl'lik 1 kontrat dolar(1000 usd) işlemi yapmak için 180 tl , 4670 tl'lik 1 kontrat İMKB 30 işlemi yapmak için 500 tl teminat yatırmanız gerekiyor. İşte dananın kuyruğu burda kopuyor ve zurna burda zırt diyor.Yani riski 10 kat civarında artırıp yatırımı şans oyununa çeviren özellik de bu.Acaba VOB katlamalı bir piyasa olmasa işlem hacmi bu kadar yüksek olabilir mi bu da tamamen farklı bir yazı konusu olabilecek bir mesele.
Konunun özeti şu;Vade sonunda dolar örneğin 1.6 tl olacak diyor,siz de bakıyorsunuz duruma yok daha yüksek olur diyorsanız alıyorsunuz,hayır o kadar olmaz diyorsanız açığa satıyorsunuz. Kilit kelimelerden biri de bu , açığa satmak yani kısa pozisyona geçmek.Yani VOB'da legal olarak açığa satabiliyorsunuz.Bu da her türlü fiyat düşüşünde size para kazanma şansı veriyor.VOB'un krizi fırsata çeviren özelliği de bu.İMKB' de elinizdeki bir kağıdın fiyatının düşeceğini düşünürseniz satıp daha ucuzdan mal etmeye çalışırsınız.Ama VOB'da elinizdekini satıp üzerine istediğiniz kadar da açığa satabilirsiniz.Böylece düşüşten de para kazanmış olursunuz.VOB'u İMKB' den ayıran bir temel özellik de bu.
Şimdi gelelim matematiğin illüzyonist etkisine.İMKB'de bir günde %5 düşüş veye yükseliş çok sık olmasa da görülmedik şey değildir.VOB'un katlamalı etkisini de hesaba katacak olursak cebinde 10000 tl olan bir kişi böyle bir günde 5000 tl kazanma ve ya kaybetme şansına sahiptir. İMKB'nin %1 marjla hareket ettiği sıradan bir günde bile VOB'da %10 kazanma ve kaybetme şansı doğar ki bu rakam şu anda bir yıllık faiz getirisinin üstündedir.
VOB'da işlem yapmak ve para kazanmak tecrübe ister,taktik ister.Dışardan çok cazip gibi görünse de akılcı olmayan yatırımlarla herşeyini kaybetmek işten bile değildir.Bu yönüyle İMKB'den daha acımasız ama kısa pozisyon açılabildiği için İMKB'den daha adildir.Spekülasyon yapılması tabi ki imkansıza yakındır.(İmkansız diyemiyorum çünkü imkanlar ülkesinde yaşıyoruz).
Gazetelerde 500 tl ile VOB'a girdi bilmemkaçbin tl si oldu gibi haberlere hiçbir zaman itibar etmeyiniz.Kaç kişiye de loto çıktı ama size çıkmadı.Yatırım sermayenizin %10 undan fazlasını VOB için ayırmayınız.Kaybedersiniz hırs yapmayınız.Uygun zamanı,daha güvenli pozisyonları bekleyiniz.Alıp satarak kahveciyi zengin etmeyiniz.İleri tarihli tahmin yapıp hedefinizi bekleyiniz. Kazandığınızı komisyona vermeyiniz.Para kazanırsanız üzerine ekleyip bu parayı nasıl olsa burdan kazandım deyip daha çok parayla oynamayınız.Anaparanızı çekip belli ritmalarla para çekmeye çalışın.Nasıl olsa günün birinde muhakkak işler ters gidecek ve para eklemek zorunda kalacaksınız.Altın kural; acele etmeyin,hergün yeni fırsat zaten karşınıza çıkacaktır.Bir anda herşeyi kazanamazsınız.Unutmayın kazandığınız her kuruş para aslında başkasının parası , kimse kimseye bedava para vermez,lütfen dikkatli olunuz.
Gönderen Dr. Tahsin Çember zaman: 14:14 0 yorum
14 Mart 2009 Cumartesi
KURT PUSLU HAVAYI SEVER, MÜHİM OLAN KUZU OLMAMAK
Hava puslu, göz gözü görmüyor.Bütün parametreler oynak.Yarın ne olacağı belli değil.Malum kurtlar puslu havada çok dolanır.Tek şansımız kuzu olmamak.

Halbuki ne güzeldi öbür krizler.Gecelik faizler yüzde bilmemkaçbin.Mevduat oranları %100 leri geçmiş.Hiçbirşeyden anlamasanda koy paranı bankaya enflasyonun 15-20 puan üzerinde al yat.Çalışmaya ne hacet.Paran para kazansın.Geçti o günler.Enflasyon düştü,faizden elde edilen reel kazanç diye bir şey yok artık.Parasının değerini koruyabilene helal olsun.

Hadi yatırım araçlarını gözden geçirelim.İmkb tabi ki ilk durak.Ufak ufak yazmaya başladılar endeks çok ucuzladı diye.Yalan değil çok ucuzladı.Nerelerden geldi buralara ,60000 lere dayanmıştı şimdi 23000 küsur.Ama henüz erken.Daha krizin biteceğine dair en ufak bir emare yok.Hatta iyi bir tek söylem.Bütün veriler hala kötü geliyor.Herkes krizin ikinci dalgasının geldiğini söylüyor.Doğrudur Amerika bir dip daha yaptı.Ama Türkiye henüz görmedi bunu.Çünkü dünyada kriz finans sektöründen , reel sektöre geçiş yaptı.Bunun en güzel örneği General Motors.Türkiye'de daha reel sektöre ilişkin ürkütücü bir örnek yok.Ben nisanı bekliyorum ikinci dalga için.Bunun sebebleri çok.Birincisi seçim bir beklenti yaratıyor ve muhtemeldir ki seçimler beklendiği gibi sonlanacak.Tabi ki dağılmıyoruz seçimler dolayısıyla ya seçim bitince.Kim tutacak bizi.İkincisi Nisanda bilançolar açıklanmaya başlanacak.Türkiye'nin bütün rakamları ortada.Bunun bilançolara yansıması kaçınılmaz.Kısacası alım için erken hala.Şu günlerde yine pembe tablolar çizilmeye başlandı.Aman dikkat.Kaybettiklerimi çıkaracağım derken yeni biriktirdiğinizden de olmayın.
Altın dedik, yine diyoruz.890 dolarların altını gördü.Ama yine çıktı.Muhakkak gidip gelecek ama orta ve uzun vadede yine de güvenilir.
Dolar tarihi zirvesini yaptıktan sonra bir miktar toparlandı.1.7 lerin biraz altında.Parite euro lehine aldı yürüdü.Doların toparlanma sebebine gelince.Tabi ki merkez bankasının günlük açmış olduğu ihaleler bir miktar etkili.Ama siz bir de doları Nisan ayında görün.Bence yeni zirve arayışı yapacak.Perşembe günü TCMB faizleri yine beklentilerin üstünde bir puan düşürüyor.Cuma sabahı dolar bir miktar hareketleniyor.Sonra aniden öğle vakti düşmeye başlıyor.Yani piyasa olması gerektiği gibi hareket etmiyor,ettirilmiyor.Çocuklukta yaşanan korkuların psikoza dönüşmesi gibi inşallah ileride bizim için kabusa dönüşmez bu durum.
Her şey toparlanıyormuş gibi gösterilmeye çalışılmasına rağmen yapılan bir makyajdan ibaret.Rakamlar günlük olarak kullanılıp bir ilüzyon yaratılmaya çalışılıyor.Sadece Türkiye için değil dünya için de görülen durum budur.Kriz konusuna girmek istemiyordum ama kriz şu anki ekonomik gidişatın açıklanması için bahsedilmesi gereken bir konu.
FED (Amerikan Merkez Bankası) piyasaya 1150 milyar dolar pompalayacakmış. Makyaj ,tamamen makyaj.Sanki bu kriz para bolluğundan çıkmamış gibi.Günlük çözüm ama krizin kati çözümünü geciktirir.Bunu kendileri bilmiyor mu? Biliyor ama baskılar çok artmış durumda ve piyasalardaki çatırdama sesleri artık uyku kaçırır boyutta. Cemaat imam ilişkisi burda da mevcut.Biz ne yaptık.Özellikle binek araçlarda ÖTV'yi düşürdük.Güzel ,satışlar gerçekten arttı.Bu kazanılan para kimin için önemli ,hangi istihdamı sağlıyor.Neye merhem olacak.Araçlar yurtdışından gelmeden satılıyormuş.Yastık altındaki para kime gidiyor.Hadi bu paralar işe yaradı piyasa canlandı.Devlet yarısı da olsa ÖTV sini aldı diyelim.Hazirandan sonra ne olacak.Bu sektörde nasıl yaprak kıpırdatacaksın.Ben galerici olsam Haziran da işleri tasfiyeye hazırlanırım.Öyle ya yüksek kiralar,personel giderleri.ÖTV' yi düşük bile bıraksan o tarihe kadar arabasını alan almış olacak.En az 6 ay yaprak bile kıpırdamayacak.
Bu sene yağışlı geçti.Barajlarımız doldu uzun süredir ilk kez.Nisan ayında da bereketli nisan yağmurları gelir umarım ve nisan yağmurlarıyla bütün makyaj akacak diye düşünüyorum. Ey az parasını değerlendirmeye çalışan yatırımcı.Dikkat!!!!
Merkez bankasının elinde iki tane oyuncak var oynayacak.Biri faiz,diğeri kur.Faizleri son 4 ayda 6.25 düşürdü.Kurla da paşa keyfine göre oynuyor.Biz de buna dalgalı kur diyoruz.Mevduat faizleri en iyi bankalarda 12-13 civarında.%12 faizle bankaya yatırdığınız paradan elinize ayda %1 geçer.%15 stopaj ödersiniz geriye %0,85 kalır.Yani 10000 tl size ayda 85 tl para getirir. Repo oranları daha da düşük.Ne yapmalı.
Faizlerin böyle düştüğü ortamlarda yapacak tek şey bono ve tahvile yönelmektir.Tabi bu düşük riskli yatırım yapmak isteyenler için.Düşük risk istemekte haksızda değiller.Filler sevişirken olan ezilen çimenlere olurmuş.Sevişen fillerin altındaki çimen olmamak için riskten kaçmak lazım. Merkez bankası faiz indirimlerine devam diyor.Son alternatif tahvil bono dedik.Peki nedir tahvil bono .Faizle işleyen bu mekanizmalar nasıl faizler düştüğünde daha yüksek getiri sağlar.
Devlet yada özel bir teşebbüs diyor ki kardeş ben sıkıştım,bana şu kadar para ver ben sana şu tarihte şu kadar faiz ödemesi yapayım.Bunun için sana verdiği senedin vadesi 1 yıldan uzunsa tahvil,kısaysa bono oluyor.Anafikir bu.Ama bu kadar da basit değil.Bu senet piyasada işlem görebiliyor ve günün şartlarına göre her an nakite çevrilebiliyor.Çeşitli formları var.En sadesi örneğin bugün çıkarıyor senedi.100 liraya alıyorsun.Sana 3 yıl sonra 160 lira veriyor.Yada 3-6 ayda bir kupon ödemesi yaparım diyor.Bunu da ya enflasyon oranlarına göre yapıyor yada başta belirlenen oranlarda yapıyor.Ha bir de %10 stopaj almayı ihmal etmiyor.
Peki faiz düşerken devlet tahvilinden kazanç nasıl artar.Örnek verelim.Tahvili 2 yıl vade ile %20 faizle alıyorsunuz.Yani 100 lira verip 144 tl alacaksınız.1. yıl sonunda faizler %10 a düştü.Sizin alacağınız 144 lira değişmez.Çünkü o baştan imzalanmış bir sözleşmedir.Ama 1. yılın sonunda sizin tahvilinizin değeri 144/1,1 yani (1.1 % de 10 u ifade eder)130,91 tl dir.Yani siz o kağıdı 130,91 liradan satarsanız alan kişi %10 kazanmış olur.Siz ilk yıl için %30,91 kazanmış olursunuz.Satmaz devam ederseniz yine %20 ortalama faiz almış olursunuz.Ama yılbaşı itibarı ile faizlar %20 den %10 a düştüğünde siz %30,91 kazanmış olursunuz.O yüzden ki bu ortamda en iyi düşük riskli kazanç devlet tahvilindedir.
Çok fazla kazanacağım diye vakıf olmadığınız piyasalara girmeyin.Zaten bir anda çok kazanmak istemeyin.Amacınız birikiminizi enflasyona karşı korumak ve bir miktarda para kazanmak olmalı.Son söz ama bunu ben söylemeyeceğim siz tamamlayacaksınız.Az kazanayım diyen çok kazanır,çok kazanayım diyen.......
İyi günler, bir sonraki yazı vadeli opsiyon borsası.
"Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler, mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir."